2 Mayıs 2014 Cuma

2 Gün Üst Üste, Tolga Çevik !

(Bir önceki yazıyı okumadan okumayın derim ben bunu!) Geldik şimdi Tolga Çevik'in Ankara'ya 2. gelişine... 26 Nisan akşamı gösteri vardı ama Tolga Çevik bir gün önceden ODTÜ'de söyleşiye gelmişti. Biz de durur muyuz Cerenle hemen koştuk ODTÜ'ye çeşitli çabalarla girdik içeri aldık yerimizi uzun beklemeler sonucu... Tolga Çevik geldi! 1 aydır hayaliyle uyuyup uyandığım adam karşımdaydı. Sorusu olan var mı dedi hemen parmağımı kaldırdım. ''Allah seni kahretmesin yüzünü unutmam!'' dedi. (Tabi ben yüzünü unutmam dediğini orada duymamıştım heycandan...aradan 3 gün geçti ben internetteki bir videoda gördüm bana yüzünü unutmam dediğini evde çığlıklar ağlamalar havada uçuştu.) Sordum sorumu ''Bir oyuncuda mutklaka bulunması gereken 3 özellik?'' dedim ve Tolga Çevik bakakaldı, durdu bilmiyorum gibisinden baktı herkes gülme krizlerine girdi ve saydı sabır, tevazu bir de yetenek :)... Ardından biz Odtü çıkışında bekledik ancak yakalayamadık Tolgiş gitmişti. Ertesi gün oldu biz yine Cerenle erkenden Congresiuma gittik. bekle bekle sonunda gelmişti ama yine göremedik tabii Dila ablayı aradım o da malesef göremezsiniz dedi... Fırat Parlak'ın asistanı da yoktu ortalarda. Ama bir avantaj ki Komedi Dükkanı izleyenler bilir Tolga Çevik'in kuzeni Sarp'ı gördük! Dışarıda bir restorana yemek yemeye girmişti restoranda çooook pahalı bir yer ama biz herşeyi göze aldık oturduk oraya Sarp Bozkurt'u izliyoruz. önümüze menü geldi en ucuz şey 15 lira ben 3-5 kızarmış sebzeye 25 tl verdim ve 30 tl vardı cebimde Cerenide 20 tlsi vardı bir dandirik tatlıya 17 tl verdi, hiçbir işe yaramadı Sarp Bozkurt önümüzden geçti gitti sonra yukarı çıktık bir de baktık ki fan clubten iki kız artık tanıyoruz tüm fanları, gittik yanlarına onlarda erkenden gelmiş bekliyolar... Sarp'ı tekrar gördük kızlar tramisu yapmışlar onu verirken Sarp'a hemen resim çekiliverdik :D hep erken gitmenin faydaları bunlar :D bekle bekleee saat oldu 9 gösteri zamanı geldi. Bu gösteri yayınlanmayacak bir gösteriydi.. İlk yarıda Tolga Çevik pazarlamacı rolünde Ezgi Mola'da apartman yöneticisi bunlar kavga ederlerken 3 komşu sahneye geliyor o 3 komşu arasından biriside güvenlikleri iterek sahneye çıkan BEN! Maket bir ev vardı onun camından bakın çemkir-in dedi yönetmen ben bir bağırdım napıyosunuz!!! uyuyodum içerde!! diye millet güldü tabii ben o arada hesaba katmadım salonda 3500 kişi falan var :D Yönetmen camdan atlayın dedi boom(tepe mikrofonu)cu abide atlamayın yıkılır kenardan dolaşın demişte ben de booma yaklaşmayın anladım.. Sen koca cüsseli Damla atmasınmı bir bacağını camdan içeri!! Diğer bacağımı çıkarırken ev üstüme doğru düşmeye başladı evi tuttular da bacağım şu an yok galiba :D o an acı falan hissetmedim.. Sonra Yönetmen yatağı almaya ikna edin dedi bende anladım ki çocuğu almaya ikna edin Ezgi'yi (ben hep sahnede algıda sorun yaşadım) dedim ki Ezgi Mola'ya al sen bu çocuğu. Yönetmen ne çocuğu yatağı almasına ikna et diyerek gülmeye başladı :D dedim ki sen yatağı al ben çocuğa göz koydum zaten :D Tolga Çevik nası bi yerdeyim ben ya!! diyerek kaçmaya çalıştı :D sonra sahneden inerken arkamdan gözlerini açarak bakmış :D Gösteri bitti yine fotoğraf için beklerken Dila abla ve Selma Semiz(basın danışmanı) çıktı sahneye 200 kişi var çok kalabalık 25erli 25erli fotoğraf çekineceksiniz sıraya girin dedi... Çıktı Tolga Çevik fotoğraf çekinmeden önce bana sen yokmusun seeen der gibi bir bakış attı tartışılmaz :) Ben en son fotoğraftaki sıraya kaldım geçtim Tolga Çevik'in yanına diğer gelenler beni bi itti baktım Tolga Çevik'in arkasında kalıyorum aslında iyi oldu aramızda kalsın arkada kimse bakmıyoken ben adamın elini tuttum kolunu tuttum yumuşacıktı be!:) (evet artık ben tacizciyim atın beni içeri! :D) sonra foto çekindi nası çıktığıma dair bir fikrim yok ama facebooka konulduğunda (Dila Ablaya mesaj attım bugün konulacak dedi) bu yazının altına resmi yüklerim :D... Sonra fotoğraf çekimi bitti ben tuttum kolundan 'diyalogu yazıyım;
D:Tolga Abi!
T:Söyle canım benim!
D:Ceroyla ben mektup yazdık Dila Ablaya ilettik okursun dimi
T:okurum bitanem tamam :)
D:tamam teşekkür ederim:) (ve öper sarılırlar)

Hatırladıkça içim bir fena oluyor... :) Öncelikle Odtü resmini ekliyeyim facebooka konan resmi konulunca ekliyeceğim. eğer buraya kadar okuduysanız bir aşık kızın ruh halini çözümlediniz demektir. :) Tek kötü olan şey sahneye çıktığımı kimsenin görememiş olması (Ceren'in şarjı bitmiş...)

OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜRLER!




Ve bahsettiğim resim;her ne kadar gözükemesemde...

Ankara'da bir Tolga Çevik vakası

Merhabalar efendim, çok uzun zaman oldu ben 22 Mart Arkadaşım Hoşgeldin gösterisine gittim Ygs'ye girdim sonra tekrar 26 Nisan'da Arkadaşım Hoşgeldin'e gittim ha birde 25 Nisan'da Odtü Tolga Çevik söyleşisine gittim, hepsini sırayla anlatacağım ama bakalım dayanabilecekmisiniz uzun olacak gibi duruyor yazı...
Öncelikle 22 Mart'tan başlayayım ben; Sabah erkenden Congresiumdaydık Ceren diye bir arkadaşla. Beklemeye başladık tabii Tolga Çevik 3 gibi geldi ama biz o saate kadar yılmadan bekledik ekip daha önce gelmişti onları izledik sahneyi kurmalarını falan gördük ardından kulisin kapısının önünde  ümitsizce beklerken Dila isminde bir ablayı gördük ekipten. Ben ağlamaya başladım sinirlerim bozulmuştu beklemekten. O da dayanamadı numaramı aldı dediki mutlaka görüştürcem hiç olmazsa çıkışta görüşeceksiniz dedi. Biz sevinçten coştuk tabii. Sonra beklemeye devam ederken karnımın acıktığını yeni farketmiştim sabah kahvaltısıyla 16.00a kadar durmak bünyeme ters bir olaydı :) Bir görevli gördüm ''pardon yemek ne zaman satılmaya başlanacak burda?'' diye sordum, bir de ne derse beğenirsin? ben ekiptenim dedi! hemde Fırat Parlak'ın yani yönetmenimizin asistani olduğunu söyledi. Abinin adını söylemeyeyim şimdi :) sonracığıma adam konuşurken şive farkettim ben trakyalı olduğum için hemen anlarım trakya şivesini en ufak kelimede bile, çünkü o kadar belirgin bir şivesi yoktu herkes kolayca anlayamaz :) dedim abi sen nerelisin? dedi trakyalıyım :D ( dedi naber dedim iyidir der gibi oldu şu an kurduğum cümle farkındayım :D )hemen sohbet koyulaştı tabi sonra Fırat Parlak aradı onu neredesin diye Fırat Bey hemşerim var sabahtan beri bekliyorlar sizin için gelse bir tanışsa dedi elimde de tost var gazoz var o sırada hepsini attım çantayı falan bıraktım koştum Fırat Parlak'ın yanına resim çekindik hemen :D kısa sürdü görüşmemiz ama iyi oldu yani :D Sonra zaman su gibi aktı o sevinçle... Gösteri oldu ben ne yaptıysam sahneye çıkamadım gerçi 200 kişi sahneye atlamaya çalışınca gururmu yaptım nedir... Gösteri bitiminde Tolga Çevik'in gelmesini resim çekinmeyi bekledik ama gelmedi tam ümidi kesmiş çıkışa doğru gidiyorken Dila abla aradı koşun sahneye koşun dedi bizdeki koşuşu kimse yapmamıştır dünya rekoru kırdık ama gören yoktu. Gittik bi baktıkki sırada 100 kişi var ay yok artık dedik! İnsan kendini özel hissetmek istiyor canım... Resim çekindik sonra evlerimize kesin dönüş yaptık :) 26 Nisan'a kısmetse daha iyisi diye diye... Devamı Sonraki Yazıda...